- el parmaği
- IЭХЪУАМБ(Э)
Турецко-адыгский словарь. Хъуажъ Фахъри. 2007.
Турецко-адыгский словарь. Хъуажъ Фахъри. 2007.
parmağı ağzında kalmak — şaşakalmak, şaşmak, hayret etmek Haftasına kalmadı, o sert şiş kayboldu, semirmeye başladım. Doktorların parmağı ağzında kaldı. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmağı olmak — (bir işte) bir işi olumsuz yönde etkilemek, bir işe karışmış olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gösterme parmağı — is. Elde başparmaktan sonraki parmak, işaret parmağı, şehadet parmağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
işaret parmağı — is. Elde, başparmaktan sonraki parmak, şehadet parmağı, gösterme parmağı … Çağatay Osmanlı Sözlük
şehadet parmağı — is. Gösterme parmağı, işaret parmağı Sağ elinin şehadet parmağını büktü, çaktırmadan ısırmaya başladı. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
salavat parmağı — is. İşaret parmağı Dur bak ben sana neler yaparım diye salavat parmağından maadasını yumarak ve yalnız o parmağını kaldırarak verilen tembih ve tehdit işareti gibi bir şey oldu. A. Mithat … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzük parmağı — is. Orta parmak ve serçe parmak arasındaki parmak, adsız parmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
suikastta parmağı olmak — düzenlenen suikast olayında rol oynamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
on parmağı boğazında olmak — isteği yapılmadığında sıkıntıya düşmek, düşürmek Haftada iki gün oruç tutmazsan on parmağım boğazında olsun, dedi. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ahirette on parmağı yakasında olmak — kendisine karşı sorumlu olan kimseden ahirette hesap sormak Artık sana dünyada rastlayamazsam yarın ahirette on parmağım yakanda olsun! H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
balı parmağı uzun yemez, kısmetlisi yer — güzel bir şey, onu isteyen ve elde edecek gibi görünenin değil kısmeti olanın eline geçer anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük